.
üniversitede ve iş yaşamında sıkça karşılaşılan erkek tipi. delikanlılarımız üniversiteye adım atmayagörsün veya bir işe başlamasın. hemen meriçleşme eğilimi gösteriyorlar. uydu erkek modeli, meriçliğin bir alt seviyesi oluyor. tedavi edilmezse ciddi bireysel ve toplumsal hasarlara sebebiyet verebiliyor.
(bkz: türk kızının göt kalkıklığının sebebi/@sonsuzluk ve bir gun)
hani kantinde gördüğün, hep 5-6 kişiyle oturan o güzel kız var ya, hani benim kızdan çok erkek arkadaşım var yaa, diyen. tanıdın mı onu? hani favori kitabı kürk mantolu madonna olan kız. hala tanımadın mı? hani geçen sana numarasını verdi. arada görüşelim, dedi. sen de kek gibi aradın. mesaj attın ama dönüş yapmadı ya. sonra sen okulda kızı gördün. neden aramıyorsun, dedin. çok yoğunum yaa, dedi. sonra başka bir erkekle gördün ve tanıştırayım. bu da sevgilim berk, dedi. şimdi hatırladın.
o kızın senin gibi üç- dört tane daha uydusu var. çevresine senin gibileri toplayıp ilgi açlığını gideriyor. kız arkadaşlarına, yaa biliyo musun zamanında bu da bana yazdı, diyor. hatta sen ileri gittin. oturup sevgilisiyle tanıştın. kızla arkadaş olduğunu düşünüyorsun. kız da sana sevgilisinden bahsedip dertlerini anlatıyor arada. sen kuzu kuzu dinliyorsun. sonra eşyaları taşınacaksa seni arıyor. hemen gidip hamallığını yapıyorsun. sevgilisiyle kavga ediyor ve seni arıyor. sen direk gidip kızla dertleşiyorsun. umut fakirin ekmeği misali…
kızımız o hefiten ayrılıyor. sen mutlu oluyorsun. üzüldüm yaa, diyerek kızı teselli ediyorsun. sonra kızın senle birlikte olacağını düşünüp seviniyorsun. sonra ne oluyor tahmin et. kızımız başka bir elemanla çıkmaya başlıyor. seni arkadaş olarak seviyorum. sen çok iyi birisin. benim için çok değerlisin, diyor. sen ceptesin. kız dersleri anlamıyor. kızın evine gidip ders çalışıyorsunuz. erkek arkadaşı kıllanıyor. kızla arası bozulmaya başlamış. sonra kız senle irtibatı koparıyor. sen yine mesajlar atıyorsun. kız dönüş yapmıyor. okulda görünce senin yanına geliyor ve sevgilim görüşmemizi istemiyo yaa, diyor.
gel zaman git zaman kızımız bu heriften de ayrılıyor. sen dertlisin. kafayı takmışsın kıza. kızdan bir mesaj geliyor. “napıyosun??? ” sen direk ” özledim… ” diye konuya giriyorsun. sıçtın. sıvadın. bir de üstüne tüy diktin. bravo!
bunları bir tek sen yapmadın. üzülme. bu hatayı yapan binlerce erkek var. yapmadım, diyen yalan söylüyordur. sorun hata yapmakta değil zaten. sorun bu hatayı devam ettirmekte. çözüm ise sende bitiyor.
(bkz: the red pill/@sonsuzluk ve bir gun)
az önce şahit olduğum diyalog.
mekan cevahir starbaks.
kız kenarda bekliyor, erkek sıraya girmiş, önce siparişleri söylüyor, sonra parayı ödüyor, ardından da kahveleri kıza götürüyor.
– yusuf ordan bir karton uzatır mısın?
+ tamam sevgilim.
– sevgilim deme bana, daha kararımı vermedim unutma bak.
+ tamam canım.
– off bak hala…
yusuf kartonu vermeyi unutur bu arada.
– ya yusuf ne gerizekalısın, karton versene, elim yandı.
+ hemen veriyorum bitanem.
– (kız içinden homurdanıyor ama duyulabilecek bir sesle) offf nerden çattım bu gerizekalıya.
valla yusuf gardaş, aklını başına devşir derim, yarrağın en büyüğünü yemek üzeresin, benden söylemesi asdgasd.